Yaz tatili dışında, İstanbul'da olduğum günlerde bu kadar uzun ara vermiyorum fakat son haftalarda ard arda meydana gelenler sebebiyle burayı güncellemek istemedim.
Geçtiğimiz ay, ülke olarak yaşadığımız Elazığ-Malatya depremi, uçak kazası, çığ felaketi ve İdlib'de kaybettiğimiz şehitlerimize çok üzüldük.
Son dönemlerde ise sadece ülkemizi değil bütün dünyayı ilgilendiren yeni bir durum oluştu.
Aralık ayında Çin'in Wuhan şehrinde başlayan Corona virüs (Covid-19) salgını ne yazık ki artık tüm dünyayı tehdit ediyor.
İlk günler "bize bir şey olmaz" mantığı ile herkes gayet rahat davrandı.
Sosyal medyada parodiler, capsler yapıldı, halen yapılıyor.
Uzun bir süre ülkemizde vaka çıkmadığı için gayet rahat davrandık.
Geçtiğimiz hafta Türkiye'de tespit edilen vakalarla artık ülkemize de bu virüsün geldiği kesinleşti.
Artık bu işin şakası yok, silkelenip kendimize gelme vakti geldi.
Virüs etkisini kaybedinceye kadar, kimlere bulaştığı anlaşılıncaya kadar, virüs tespit edilenler iyileşinceye kadar, bir süre evlerimizden çıkmamamız gerekiyor.
Lütfen imkanınız varsa bir süre evlerinizden çıkmayın!
Virüsün gelmesini engeleyememiş olabiliriz ama Allah'ın izniyle yayılmasını engelleyebiliriz.
"Burası yemek tarifleri sayfası bu konuya neden girdin?" derseniz, burası hem yemek tarifleri verip, hemde gündemle ilgili olanları yazdığım bir nevi günlük olduğu için, Corona virüs gibi çok önemli bir durumu göz ardı etmek istemediğim için, burada konuya değindim.
İnşaAllah ileride ki günlerde "ne badireler atlatmıştık" deyip, okuyacağımız bir anı olarak kalır.
Konumuza dönersek;
Bu bir aile masası, sömestr tatilinde kızkardeşime, okulları tatil olan yeğenlerime, annem, abim, yengem ve yeğenlerime kısaca aileme hazırlamıştım.
İnşaAllah bu virüs meselesi bir an önce çözüme kavuşur da, bizde yeniden aile masalarında, yaklaşan Ramazan ayında iftar masalarında bir araya geliriz😔
Menü hakkında;
Annemi arayıp akşam yemeğine beklediğimi söylediğimde bana "Muradiye çorbası yaptığını gelirken getireceğini, akşam için çorba yapmama gerek olmadığını" söyledi.
Çorba annemden gelmiş oldu.
Lahana böreğini başta kardeşim ve yeğenlerim olmak üzere herkes sevdiği için yaptım.
Ortaya bol malzemeli kıvırcık salata, havuçlu-yoğurtlu şehriye salatası hazırladım.
Pirinç pilavı ve et kavurma ile yemek menüsünü tamamladım.
Bu yemek masasını ayvanın en güzel zamanlarında hazırlamıştım.
Bu sebeple tatlı olarak hamur tatlıları yerine ayva ile tatlı yapmaya karar verdim.
Ayva tatlısına şekil vermek gibi bir işlem yapmayacağım için hamur tatlısı yapmaktan daha kolay olur zannediyordum ama yanılmışım😕
Herkese 2 adet ayva tatlısı vereceğimi hesap ederek, büyük fırın tepsisinde 20'ye yakın ayva tatlısı hazırladım.
Tabii bu arada ayvaları tek tek soyup, çekirdeklerini çıkarıp, ortasını oymak çok zamanımı aldı.
Ben arada kendimize de ayva tatlısı yapıyorum, içine kabuğunu, çekirdeğini de koysam pişerken rengi kırmızı olmuyor.
Ya vişne suyu ile yada hibiskus ile pişirince rengi güzel oluyor.
Ben bu yemek için hazırladığım ayva tatlısının içine bu sefer kırmızı pancar dilimleri ilave ettim.
Bu tatlı pembe rengi o sayede aldı, tadını değiştirmedi.
Akşam herkes tatlıdan memnun kaldı.
AKŞAM YEMEĞİ MENÜSÜ;
Yemeğin ismine tıklayarak tariflerine ulaşabilirsiniz.
Yemekler;
Havuç, turp, mor lahana, kırmızı pancarlı, soğanlı, kıvırcık salata
"Afiyetle Kalın"
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yorum yazmak için;
Google hesabınız yoksa "Anonim" bölümünü işaretleyerek yorum yazabilirsiniz.
İsminizi yazmayı unutmayın!...