YEŞİL DOMATES DİBLESİ

 

Bugün tam anlamıyla bir Sonbahar yemeği tarifim var.

Sonbahar da kızarıp, olgunlaşması için gerekli ısı ve ışığa ulaşamayan ve yeşil kalan domateslerle yemek yapacağız.

Yaz aylarında bahçede güneşin ısısıyla kolayca kızaran olgunlaşan domatesler, Sonbahar da bahçede günlerce de kalsa kızaramıyor.

Elbette domatesler yeşil kalınca ziyan edilmiyor, farklı tariflerle değerlendiriliyor.

MANTAR DİBLESİ

Bir sebzenin pirinçle pişmiş haline "dible" deniyor.

Tabii dible de pirinç miktarı 2 kaşık değil, 1 bardak olabiliyor.  

Şahsen ben dible tariflerini çok seviyorum, çok lezzetli oluyor.

Hem sebze yemiş oluyorsunuz, hemde içindeki pirinç sayesinde daha doyurucu bir yemek elde etmiş oluyorsunuz.

En çok Karadeniz'de yapılır, en bilinen çeşitleri ise fasulye diblesi ve karalahana diblesidir.

ZEYTİNYAĞLI, BEZELYELİ ENGİNAR

Bugün bahar sebzelerinden olan Enginar ve Bezelye ile hazırlanan "Zeytinyağlı Bezelyeli Enginar" tarifini vereceğim.

Enginar bir kaç haftadır tezgahlarda yer alıyor, bezelyeyi de bu hafta gördüm.

Geçen bahar enginarı 4 liradan alıyordum, bu yıl 8 Liradan satılıyor.

Önümüzde ki günlerde iyice bollaşırlar ve fiyatları ucuzlar diye düşünüyorum.

Bu tarifi hazırlarken geçen bahar buzluğa koyduğum, enginarları ve bezelyeleri kullandım.

Her bahar mutlaka buzluğa bezelye ve enginar yerleştiriyorum.

Bu sene enginar bu kadar pahalıyken yapar mıyım, şimdilik bilmiyorum.

Geçtiğimiz yaz köydeki evimize de buzluktaki enginarlardan getirdim, menüsünde enginar olan yemek masaları hazırladım.

Masalardan birisinin resimlerini burada yayınlamak için çektim.

En kısa zamanda menüsünde zeytinyağlı, bezelyeli enginar olan masanın resimlerini paylaşacağım.

KUŞKONMAZ SOTE

Bugunkü tarifim daha çok garnitür olarak hazırlanan bir tarif.

Et, tavuk, köfte gibi yemeklerin yanına çok güzel eşlik eder.

Ben yürek pişirdiğim zaman yüreğe eşlik etmesi için hazırlamıştım.

Bu tarifi isterseniz bir yemeğin yanında garnitür olarak, isterseniz zeytinyağlı yemek olarak servis yapabilirsiniz. 

Kuşkonmaz daha çok bahar ve yaz aylarında, bazı pazar tezgahlarında bulunur.

Bazı büyük marketlerde ise her mevsim bulunur.

Daha önce yayınladığım kuşkonmaz tariflerini aşağıya ekliyorum.

GELİNCİK OTU KAVURMASI

Geçtiğimiz günlerde bu bahar pek çok otla tarifler hazırladığımı söylemiştim ya, işte o otlardan birisi de Gelincik otuydu.

Gelincik otunu uzun zamandır denemek istiyordum ama pazarda ot satan tezgahlara gelmiyordu.

Geçen ay tezgahta gelincik otunu görünce hemen aldım, tarifler hazırlayıp, resimlerini çektim.

Allah kısmet ederse gelincik otlu tarifleri zaman zaman buradan paylaşacağım.

Bu sefer gelincik otu buldum tariflerde kullandım ama gelinciğin çiçeği ile yapılan şerbetini ve reçelini yapmayı da çok isterim.

Bizim köye gittiğimiz günlerde gelinciklerin mevsimi geçmiş oluyor, bol bol toplayacak bir durum olmuyor.

İnşaAllah bol gelincikli bir zamanda gidip, şerbet ve reçel yapma imkanı da bulabilirim.

KARALAHANA SARMASI

Yaprak sarmayı sever misiniz?

"Yaprak sarmayı kim sevmez" dediğinizi duyar gibiyim.

En çok sevilen yaprak genellikle asma yaprağı olur.

Birde Pazı, Beyaz Lahana, Karalahana, Pırasa gibi sebzelerin yaprakları, hatta Dut-Kiraz gibi ağaçların yaprakları, Hodan-Labada-Ebegümeci gibi geniş yapraklı otların yaprakları sarma olarak hazırlanır.

Bahsettiğim yaprakların (dut ve kiraz hariç) sarma tariflerini aşağıya ekledim.

Bugünkü tarifte yaprağım karalahana olacak.

Bu yazıdaki amacım tarif vermekten daha çok sarma çeşitlerinden bahsetmek, farklı boyutlarda olan karalahana yapraklarının nasıl kesileceğini ve boyutlarının ayarlanacağını göstermek olacak.

Yaprakların kesimi dahil bol resimli bir yazı hazırladım.

KURU DOMATESLİ, SULTANİ BEZELYE

Bahar sebzesi denince benim için ilk sırada "Sultani Bezelye" gelir.

Beni uzun zamandır takip edenler her bahar mutlaka sultani bezelyeli 1-2 tarif verdiğimi bilir.

Geçen yıl bahar aylarında patlak veren virüs vakaları yüzünden, pazar kurulsa bile gitmediğim için hiç bir bahar sebzesine ulaşamadım.

Dolayısı ile hiç bahar sebzesi tarifi veremedim.

Bu yıl, pazara gitmekte sakınca görmedim.

Erken saatlerde gittikten sonra pazarın, marketin kapalı alanlarda olan sebze reyonlarından daha iyi olduğunu fark ettim.

En azından pazar açık havada kurulduğu için havası temiz oluyor.

Marketlerin çoğu iç mekanda sebze meyve reyonu hazırlıyor, hele birde kalabalık olunca virüs için daha tehlikeli olduğunu düşünüyorum.

Birde pazarda ki taze ürün ve bol çeşit hiç bir markette yok.

TAZE ZERDEÇALLI MANTAR SOTE

Bugün size isterseniz ana yemek olarak yapabileceğiniz, isterseniz garnitür, isterseniz et-tavuk-köfte yanına eşlikçi olarak kullanabileceğiniz bir tarifim var.

Eminim bu tarifi herkes yapıyordur.

Bu tarifin farkı ise içinde taze zerdeçal olması.

Zerdeçal son yıllarda sık sık karşımıza çıkan bir baharat.

Özellikle geçen yıl hayatımıza giren Koronavirüs sebebi ile bağışıklık sistemini destekleyecek ürünlere daha çok yer vermeye başlayınca adı daha çok anılır oldu.

Ben zerdeçalı en çok Prof. Dr. Osman Müftüoğlu Hocanın önerilerinde duyuyorum.

Taze bulursam tazesini, bulamazsam toz zerdeçalı kullanmaya devam ediyorum.

KAMBER BİBER DOLMASI

Bugünkü tarifimizin ana malzemesi olan Kamber Biberi, sonbahar aylarında pazar tezgahlarında bulabileceğiniz çok tatlı görünümü olan bir biber çeşidi.
Şeklinin domatese benzemesi sebebi ile halk arasında "Domates Biberi" de deniyormuş.
Ayrıca "Bilecik biberi", "Gavata veya Kavata" diye de biliniyormuş.
Kamber biberi ilk olarak yaz aylarında yeşil olarak pazarlada bulunuyormuş, mevsim sonbahara döndükçe rengi de kırmızı olmaya başlıyormuş.
Son yıllarda sonbahar da İstanbul dışında olduğum için bizim pazarlarda görmemiştim.
Bu yıl sonbaharda İstanbul'da olunca çok farklı sebzeler getiren bir pazar tezgahında Kamber biberi ile karşılaştım.
Görür görmez "ay bu ne tatlı şey, bununla ne güzel yemekler-tarifler yapılır" dedim, hemen aldım.
İlk niyetin turşusunu yapmaktı fakat turşu yapmak için bir fırsatım olmayınca, aldığım Kamber biberlerini farklı tariflerle değerlendirdim.

TAZE BAKLA DİZMESİ

Baharın müjdecisi olan sebze ve meyveler vardır.
Onlar tezgahlarda göründüğü anda bahar gelmiş demektir.
Bu sebzeler arasında taze bakla, sultani bezelye, enginar vardır ki bu sebzelerin ömürleri ne yazık ki çok uzun değildir.
Özellikle sultani bezelye 2 en fazla 3 hafta tezgahtadır.
Taze bakla da bir kaç haftadan sonra tanelenmeye başlar ve ortadan kaybolur.
Enginar ise Mayıs ayından itibaren körpeliğini kaybedip kılçıklanmaya başlar.
Tezgahlarda körpe halini bulabiliyorken bugün taze bakla ile hazırladığım bir tarif vereyim.
Tariften bahsedecek olursam;
Ben bu tarz sebzelerden her zaman dizme usulü zeytinyağlı yemeğini hazırlarım.
Daha önce bu yöntemle hazırladığım yemeklerin linklerini aşağıya ekliyorum.
Bu tarifte sebzelere yaprak sarma gibi muamele yapılıyor.
Onları tencereye, sıra sıra soğan ve domates dilimleri ile diziyorsunuz.
Üzerine sızma zeytinyağı ilave ediyorsunuz, az su ile ağır ağır pişiriyorsunuz.
Az su, zeytinyağı ve sebzelerin aroması ile nefis bir yemek oluyor.
Zeytinyağlı yemekleri seviyorsanız bu tarif yöntemi tam size göre😊

TAZE FASULYE KONSERVESİ

Kışlık hazırlıklarınızı tamamladınız mı?
Ya da pek çok kişi gibi sebze-meyve fiyatları yüzünden bu sene fazla bir şey yapmamaya mı karar verdiniz?
Bu yaz sebzelerin, özellikle domatesin fiyatı ev hanımlarını fazlasıyla üzdü.
Taze olarak tüketmek dışında, kışlık hazırlık olarak menemen yapmak için kilolarca domatese ihtiyaç oluyor.
Bu sene düşmek bilmeyen fiyatlar yüzünden eminim pek çok evde menemen, domates sosu yapılmadı😔

BAMYA DOLMASI

Başlığı görünce "Bamya dolması mı? yok artık" dediğinizi duyar gibiyim.
Bu tarifle ilk karşılaştığımda bende aynı tepkiyi vermiştim.
Bamya dolması için büyük boy bamya da kullansanız çok emek isteyen bir tarif.
Bazı tariflerde bamyanın külah kısmı kesiliyor ve içine kıymalı harç dolduruluyor.
Ben ilk bamyaları o şekilde doldurmaya çalıştım ama çok oyalayınca karnıyarık gibi karnını kesip doldurmaya karar verdim.
Emin olun bu şekilde yapmak çok daha kolay oldu.
Bamya demek, limon suyu ile oluşan ekşilik demek, bu sebeple dolma içini zeytinyağlı hazırladım.
Bol bol limon ile pişirdim.
Limon hem ekşili tadını oluşturdu, hemde bamyanın sevilmeyen salyasının çıkmasını engelledi.
Tadı nasıldı derseniz, yaparken çok emek verilen ama bir çırpıda biten yaprak sarması gibiydi 😍
"Afiyetle Kalın"

ENGİNARDA FAVA

Bir önce ki bölümde yayınladığım taze bakla favası ile birde enginarda fava hazırladım.
Tam bahar ve yaz masalarına uygun bir tarif.
Benim gibi fava yaptığınız bir gün, favanın birazını da limonlu suda haşladığınız enginarın içinde servis yapabilirsiniz.
"Afiyetle Kalın"

PANCAR SAPI KAVURMASI

Bugünler de harıl harıl kışlık sebze ve meyve ile hazırladığım tarifleri yayınlama telaşındayım.
Mart bitmeden kışlık sebze ve meyveli tarifleri bitirmek, sonra da bahar sebzeleri ve meyveleri ile hazırladığım tariflere geçmek istiyorum.
Bahar bu yıl Mart'ın ortasına gelmeden geldi, şu anda bütün meyve ağaçları çiçek açtı.
Güneşli yerlerde bulunan lale ve sümbüller açtı.
Fakat yine de güneşe aldanmamak lazım, bazı günler oldukça rüzgarlı bir hava oluyor.
Bütün kışı hastalanmadan atlatıp, hava değişimi yüzünden üşütmemek lazım.
Geçen bahar ben havalara dikkat etmeyince baharda hastalanmıştım, bu yıl dikkat etmeye çalışıyorum.
Dün haberlerde "ne giyseniz pişman olacağınız bir mevsimdeyiz"  demişlerdi, çok doğru bir cümle, kendinize dikkat edin😊

KIZILCIKLI YAPRAK SARMA

Kızılcığın ilk çıktığı günlerde Kastamonu'daydım.
Bu yıl kızılcıkla hazırlayıp, tarifini verdiğim bütün tarifleri Kastamonu'da hazırladım.
Bu tariflerde kullandığım kızılcıkları köyde ki evimizin yanında bulunan kızılcık ağacından topladık.
Bu arada, daha yayınlanmayı bekleyen 2 kızılcıklı tarifim daha var.
Birisi kızılcıklı dondurma, diğeri de kızılcıklı kek.
İnşaallah mevsimi geçmeden yayınlamaya vakit kalır.
Mevsimi geçmeden yayınlamam gereken incirli, erikli ve semizotlu tariflerimde var.
Hepsini sırayla yayınlamayı düşünüyorum.
Bu aralar bu sebze ve meyvelerle hazırlanmış tarifleri peşpeşe yayınlarsam şaşırmayın😊

SULTANİ BEZELYE KAVURMASI

Bahar demek pek çok kişi için, çilek ve erik demek ama benim için sadece sultani bezelye demek 😁
Kendisi özlemle beklediğim tek sebzedir😍
Sultani bezelye, yaprak bezelye veya kabuklu bezelye olarak da bilinir.
3 haftadır tezgahlarda ama ne yazık ki 1-2 hafta içinde tamamen tezgahlardan kalkacak.
İlk hafta aldığınız sultani bezelye ile son hafta aldığınız sultani bezelye arasında çok fark var.
Ne yazık ki sonra ki haftalara doğru bezelyenin kabukları iyice kartlaşıyor ve tat vermiyor.
İlk haftalarda aldıklarınız ise hem çok narin, hemde daha körpe oluyor.
Bu tarifte size körpe sultani bezelye gerekiyor.
Sultani bezelyeleri temizliyorsunuz, diriliği gitsin diye hafif haşlıyorsunuz.
Zeytinyağında sarımsak, soğan ve kırmızı biber ile kavuruyorsunuz.
Domates sulandırdığı için bu tarifte kullanılmıyor.
Hem hafif, hemde (bana göre) çok lezzetli bir tarif😃
Bu tarif, bu sezonun ilk sultani bezelye tarifi, yayınlanmayı bekleyen bir tarifim daha var.
Bugünde malzemelerini temin ederek 2 tarif daha hazırlamayı düşünüyorum.
Sizi bugünlerde yaprak bezelyeli tariflerle bunaltırsam kusuruma bakmayın😊
"Afiyetle Kalın"

TAZE FASULYE BORANİSİ

Yaz sebzesi olan taze fasulye ile yapılabilecek ne yazık ki çok fazla tarif yok.
Farklı tarifleri gördüğüm zaman hemen deneyerek resimlerini çekiyorum ki, sizlere de faydası olsun.
Yazın en çok bulunan sebzelerinden olan fasulyeyi farklı pişirme tarifleri ile hazırlayarak ev halkına değişik seçenekler sunabilirsiniz.
Taze fasulye ile hazırladığım diğer tariflerime BURADAN ulaşabilirsiniz.
Bu arada taze fasulye tarifleri dosyama bir göz attım da bu tarifle birlikte 14 tarif olmuş, fazla pişirme seçeneği olmayan bir sebze için gayet iyi bir rakam.
Bu tarifi zeytinyağlı yemek olarak da düşünebilirsiniz, yoğurtlu bir salata olarak da düşünebilirsiniz.
Ben masa başında olan çay davetlerimde taze fasulye diblesini ve boraniyi salata çeşidi olarak hazırlıyorum.
Özellikle yaz sıcaklarında hafif bir tarif olarak çok rağbet görüyor.
"Afiyetle Kalın"

TAZE FASULYE BORANİSİ;
Malzemeler;
Yarım kilo taze fasulye,
1 adet orta boy kuru soğan,
Yarım çay bardağı zeytinyağı,
Tuz,
Üzeri için;
2 su bardağı yoğurt,
3 diş sarımsak,
1 tatlı kaşığı kırmızı pul biber,
Sosu için;
Yarım çay bardağı zeytinyağı,
1 tatlı kaşığı salça.

TAZE FASULYE BORANİSİ TARİFİ;
Fasulyenin baş kısımlarını koparıp, kılçıklarını çıkarın.
Ortasından kopararak ikiye ayırın.
İyice yıkayıp süzün.
Kaynar suda diriliği gidinceye kadar haşlayın.
Tencereye yarım çay bardağı zeytinyağı ekleyin, küçük küçük doğradığınız soğanları ekleyip kavurun.
Üzerine haşladığınız fasulyeleri ekleyip, tuzunu atın.
Fasulyeler lezzetleninceye kadar karıştıra karıştıra kavurun.

Kavurma işlemi bittikten sonra fasulyeleri servis yapacağınız derin servis tabağına alın.
Soğumasını bekleyin.
Üzerine sarımsaklı yoğurt dökün.
Yarım çay bardağı zeytinyağında 1 tatlı kaşığı salçayı kavurun, iyice karıştırarak seyreltin.
Yoğurdun üzerine salçalı sosu dökün.
Üzerine pul biber serpin.

"Afiyet Olsun" 

VİŞNELİ BAMYA

Tam mevsimindeyken zeytinyağlı bamya tarifi vereyim.
Bu tarifi Sihirli Parmaklar blogunda gördüm ve denedim.
Sonuçtan memnun muyum? çok memnunum :)
Bamyamız hem zeytinyağlı hemde vişneli. 
Bamya ekşi sebze ve meyveyi çok iyi kaldıran bir sebze daha öncede koruk (ham üzüm) kullanarak pişirmiştim.
Bamyanın vazgeçilmez unsuru olan limonun ekşiliğine zaten bamya da alışığız.
Vişne ise hem hafif bir ekşilik, hemde muhteşem bir renk veriyor.
Bu tarifte salça gibi renk verici malzemeler kullanılmamıştır, bütün renk vişneden sağlanmıştır.

Bamya ile hazırladığım diğer tariflerim BURADA


Vişne ile hazırladığım diğer tariflerim BURADA

"Afiyetle Kalın"

VİŞNELİ BAMYA;
Malzemeler;
Yarım kilo bamya,
1,5 su bardağı çekirdekleri temizlenmiş vişne,
1 adet kuru soğan,
1 adet kesme şeker,
1 tutam limon tuzu,
Tuz, zeytinyağı.

VİŞNELİ BAMYA TARİFİ;
Bamyaların tepesini külah şeklinde soyun, limonlu suda bekletin.
Soğanı küp küp doğrayın, zeytinyağında soteleyin.
İçine bamyaları, kesme şekeri ve tuzunu ilave edin.
Üzerine bir tutam limon tuzu serpin.
Çekirdekleri çıkarılmış vişneleri de ilave edin.
Bamyaların üzerini biraz geçecek kadar kaynar su ilave edin.
Harlı ateşte pişirin.
Yazarın notu;
Harlı ateşte pişen bamyalar sümüklenmiyormuş.
İsterseniz ılık, isterseniz soğuk olarak servis yapın.

"Afiyet Olsun"

LABADA SARMASI

Kısa bir aradan sonra merhaba 😊
Bundan önce ki yazımda memlekete gitme durumum olduğundan bahsetmiştim.
Planladığımızdan daha erken gittik, yeğenimizin düğününe katıldık, eşimin işleri sebebi ile 1 hafta sonra da geri döndük.
Ne yazık ki bu yıl köyde sadece 1 hafta kaldık.
Bende şimdilik durum bu😊
Konumuza dönersek;
Labada'yı bilir misiniz?
Labada, Efelek olarak da bilinen yenilebilir bir ot türü.
Ben labadayı pazarda bulduğum zaman hep körpe ve küçük yapraklı olarak gördüm ve aldım.
Küçük yapraklı olanlarda sarmaya uygun olmadığı için ya yemeğini yada kavurmasını yaptım.

Labada'nın büyük yapraklısını pazarda bulunca sarma yapmak için büyük bir hevesle aldım ama ne yazık ki labadanın bazı cinsleri acı olurmuş.

Benim aldığım yapraklarda da acılık vardı, çok zor yedik :(

Acı olabileceği hiç aklıma gelmediği için o kadar emek verip sardıktan ve pişirdikten sonra tadı acı olunca bazı cinslerinin acı olabileceğini öğrendim.

Labada yaprağı alırken acı olup, olmadığına dikkat edin.
Labadanın zeytinyağlı yemeğinin tarifi 👉 BURADA
Ayrıca, bugüne kadar tarifini verdiğim bütün yenilebilir ot tariflerim 👉 BURADA

"Afiyetle Kalın"

OT FESTİVALİ

Ot festivali başlığına bakıp, benim Ege'de düzenlenen ot festivallerine katıldığımı zannetmeyin :)
Bu ot festivali geçenlerde bizim evdeydi :)
Nisan-Mayıs aylarının gelmesiyle pazar tezgahları çeşit çeşit yenilebilir otlarla doldu.
Ben farklı otları alıp tarif denemeyi, farklı tatları keşfetmeyi çok severim.
Cuma günleri kurulan semt pazarımızda geçen hafta bu tür otlar satan tezgahta büyük boy Labada (efelek) gördüm, sarmasını yapmayı hep istediğim için yarım kilo aldım.
Ben Kastamonu'luyum bizde Hodan (ıspıt) çok sevilir, Hodan'dan 1 kilo aldım ama neredeyse hiç yaprağı yoktu sadece sapları ve biraz çiçeği vardı.
Ertesi gün Bakırköy pazarına gittim, Bakırköy'den sebze alışverişi yapmam ama geçen hafta tezgahlar o kadar güzel otlarla doluydu ki  hemen 1 demet "Hindiba" aldım.
Mor çiçekleri ile çok güzel görünen "Karabaş Otu" aldım, Karabaş otu ile sadece çay yapıldığını biliyordum.
Hiç bir şey yapamasamda vazoya yerleştirip, çiçek olarak değerlendiririm diye düşündüm.
Meğer reçeli de yapılıyormuş.
Başka bir tezgahta muhteşem yaprakları olan demet demet hodan gördüm.
Bir gün önce hodan almıştım ama bunların yaprakları o kadar güzeldi ki kayıtsız kalamadım sarma yapmak için 1 demet hodan aldım.
Yapraklarını sarma yaparak, saplarını yumurtalı pişirerek değerlendirdim.
Sonra geçtiğimiz haftalarda eşimin abisi Feshane de düzenlenen Hatay günlerinden "Zahter" almış, sağolsun bize de bol bol taze zahter verdi.
Zahter'den çay ve salata yaptım.
Bugünkü bölümde otların resimlerini, faydalarını ve yaptığım tariflerin resimlerini yayınlayacağım.
Resimlerin altındaki linkten tariflere ulaşabilirsiniz.

Not; Bu yazıyı, tarifini verdiğim bütün ot tariflerinin bir arada olacağı bir dosyaya dönüştürmeye karar verdim. Tarifini verdiğim her ot tarifini bu yazıya ekleyeceğim.

"Afiyetle Kalın"