26 Ağustos 2011 Cuma

HAYIRLI KANDİLLER!

Kandilimiz kutlu olsun.

KADİR GECESİ;
"Allahım!Şüphesiz sen çok bağışlayansın, bağışlamayı seversin,
bizi de bağışla" (Amin)
Ramazan ayının 20 ile 30'u arasında bulunan ancak 27. gecesine tesadüf ettiği kuvvetle tercih edilen Kadir gecesi Kuran-ı Kerim'in ifadesiyle bin aydan daha hayırlıdır.
Bu nedenle bu geceyi ihya etmenin sevabı pek çoktur.
Bu gecenin öyle bir anı vardır ki,o ana rastlayan bir dua muhakkak kabul olunur.
Bu mübarek gecede Teravih namazı kılındıktan sonra bir müddet daha ibadet edilmesi, nafile namaz kılınması, Kuran okunması, kaza namazları kılınması, dua edip bağışlanmayı dilemek bu geceyi ihya etmek demek.
Allah'ü Teala, hepimizi bu gecenin kıymetini bilen, duaları kabul edilen kullarından eylesin.(Amin)

24 Ağustos 2011 Çarşamba

İFTAR YEMEĞİ 2011

Cumartesi günü eşimin ağabeyi ve ailesini ağırladım.
Geçen yıl ki gibi 6 kişiydik, bende gazeteden aldığım arcopal tabaklarımı kullandım.
Kalabalık misafirlerde tabak bütünlüğü bozulduğu için bu takımımı kolay kolay kullanamıyorum.
Gazeteden aldıklarımla ilgili geçen yıl yazdığım daha doğrusu içimi döktüğüm yazıyı buradan okuyabilirsiniz : )
Misafirlerimin geleceği saat 14.30'da kesinleştiği için mönüde börek yada daha farklı çeşitler yok.
Mönüde daha çok yoğurtlu salatalara ağırlık verdim.
Şerbetli tatlı yerine daha hafif olan Haşhaşlı tatlı yaptım.

Ramazan'ın ilk 10 günü Kastamonu'da olduğumuz için burada ki trafik epey sıkıştı.
Peş peşe iftar davetlerine katılıyoruz.
Yarın da kardeşler olarak bende toplanacağız.
Masanın resimlerini çekebilirsem yine buradan paylaşırım.
"Afiyetle Kalın"
İFTAR YEMEĞİ MÖNÜSÜ;
Masadakiler;

Etimekli Patlıcan Salatası


Semizotu Salatası

YEMEKLER;

Kırmızı Mercimek Çorbası



Şehriyeli Bulgur Pilavı


Köfte



Tatlı olarak;
Haşhaşlı Tatlı

*Muhterem'le Geziye güncellendi.
Sultanahmet Meydanı'nda Ramazan için düzenlenen etkinlikleri görmek için, bakınız;
Muhterem'le Geziye-Sultanahmet'te Ramazan



22 Ağustos 2011 Pazartesi

KIZILCIK ŞERBETİ

Muhterem'le AfiyetleKızılcık bizim oralarda (Kastamonu) Kiren olarak bilinir.
Başta tarhanası, marmelatı, kompostosu hazırlanır.
Bu yıl köydeki yaz tatilimizden döneceğimiz gün Emine halam, evin yan tarafında ki Kiren ağacından 1 poşet Kiren toplayıp "bunları eve gidince kullanırsın" diyerek bana verdi.
Açıkçası ben daha önce annemin yaptığı kiren tarhanası dışında kirenle ilgili hiç bir şey yapmadım.
İstanbul'a gelince Kiren'i buzdolabına kaldırdım.
Yerleşmemiz bittikten sonra internetten kireni değerlendirmek için tarif aramaya başladım.
Şerbet yapmak aklımda olduğu için önceliği şerbete verdim.
Portakal Ağacı'nda "Kızılcık Şurubu" tarifini görünce hemen not alıp, Hatice'nin tarifine göre şerbeti hazırladım.
Bu tarifte şerbet konsantre olarak hazırlanıyor, kullanacağınız zaman sulandırıyorsunuz.
Kirenin yarısı ile şerbet diğer yarısı ile Kızılcık Marmelatı hazırladım.
"Afiyetle Kalın"