30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI

Büyük taarruzun yıl dönümü olan 30 Ağustos Zafer Bayramı'mız kutlu olsun.
*Resim Kastamonu Seydiler de bulunan Şehit Şerife Bacı ve Şehitler Anıtı'nda çekildi.

30 Ağustos

Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos

İçime bir ordu havası dolar.

Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos,

Bayrak imil imil, geçer ordular...

Geçer tunç adımlar demir göğüsler,

Geçer Mehmetçikler, geçer subaylar,

Hepsinin alnında zaferden süsler.

Geçer hayalimde bir bir alaylar.

Geçer toplar, geçer atlar, yağız, al,

Geçer dağlar, geçer yollar, şehirler...

Yangınlar üstünde ince bir hilal!..

Yaralılar düşe kalka geçerler.

Çılgın bir istekle bu şan akını

Afyon'dan, İzmir'e kaçlar çağıldar.

Unutmuş at gemi, kılıçlar kını,

Can canı unutmuş zafere kadar.

Ne var bu dünyada sana yakışan,

Alnında bir zafer sabahı kadar;

Sen Mehmetçik, söyle büyük kahraman,

Sana zafer kadar yakışan ne var?

Her yıl bugün olur, Otuz Ağustos,

İçime bir zafer havası dolar.

Başlar dimdik, gözler çelik, yüzler pos,

Bayrak imil imil, geçer ordular...

Ahmet Kutsi TECER

KIZILCIKLI PARFE

Kızılcık mevsimi gelmişken kızılcıklı tarifler vermek lazım.
Kızılcıkla yapılabilecek tarif sayısı ne yazık ki fazla yok.
Geçen hafta elime bol kızılcık geçince bende daha önce yaptığım tarifleri kızılcıkla yaptım.
Bu tariflerden birisi de parfeydi.
Kızılcık muhteşem rengi ile parfeye çok yakıştı.
Bu tarifte net renkler elde etmek istediğim için kızılcıklı bölüme ve beyaz kısmına ayrıca meyve veya bisküvi gibi malzemeler eklemedim.
Kızılcıklı bölümünün renginin canlı olması için o kısımda kullandığım muhallebiyi sütle değil su ile pişirdim.
O kısım bu yüzden biraz meybuz tadında oluyor.
Parfe yaparken büyük ve tek kalıpta kullanabilirsiniz, tek kişilik küçük kalıplarda kullanabilirsiniz.
Ben bu tarifte tek kişilik kalıp olarak kağıt bardak kullandım.
"Afiyetle Kalın"

KAHVALTI MASASI 63-KÖYDE KAHVALTI (8)

Bugün sizinle 2014 yılında köyde ki evimizde hazırladığım kahvaltı masasının resimlerini paylaşacağım.
2014 yılından beri niçin yayınlanmadığımı merak ettiyseniz hemen söyleyeyim.
Köyde yemek tarifi veya masa resimleri çektiğim zaman resimleri hemen yemek tariflerimin olduğu klasöre kopyalarım.
Tarif vermek için konuya karar vereceğim zaman hepsi bir arada olur,
Bu kahvaltı masasının resimleri ise yemek klasöründe değil köy resimleri klasöründe kalmış.
Bu yıl bilgisayarıma format atılınca resimleri kaydettiğim belleklerden tekrar bilgisayara yüklerken tesadüfen bu masa resimlerini fark ettim.
Aradan uzun zaman geçtiği için önce yayınlayıp yayınlamama konusunda tereddüt ettim ama bu masanın anısı olduğu için yayınlamaya karar verdim.
Bu masanın misafirlerinden birisi eşimin geçen yaz aniden vefat eden büyük abisiydi😔

KIZILCIK KOMPOSTOSU

Kızılcıklar oldu, selelere doldu 😊
Bugünler tam kızılcık zamanı, pazarlarda tezgahlarda da kızılcık görünmeye başladı.
Ben bu tarifte kullandığım kızılcığı pazardan almadım.
Köyde ki evimizin yanında olan kızılcık ağacından kendim topladım.
Kızılcıkla pek çok tarif denedim, hazırladım.
Hepsini yayınlayacağım İnşaallah.
Kızılcıkla daha önce şerbet tarifi vermiştim.
Şerbet kompostoya bakarak daha şekerli ve daha konsantre bir tadı var.
Komposto daha hafif bir tada sahip.
Rengine ise hiç değinmiyorum, resimlerde gördüğünüz gibi muhteşem bir rengi var.
Ben farklı bir aroma katması için 1 paket vanilya ilave ederek pişiriyorum.
Kızılcıkla hazırladığım diğer tariflerim 👉BURADA
"Afiyetle Kalın"

HURMALI DONDURMA

Sıcaklar tüm hızıyla devam ederken dondurma tarifi vermenin tam sırasıdır.
Ev yapımı dondurma tariflerime hurmalı dondurmayı da ekledim.
Bu tarifi Ramazan ayında iftara gelen misafirlerime hazırladım.
İftar masasının ve mönüsünün resimleri 👉BURADA
O günlerde hava çok sıcaktı, tatlının yanında mutlaka dondurma da servis yapıyorduk.
Bende "neden dondurmayı ben yapmayayım?" dedim.
Dondurma kalıplarım 12'li olduğu için "kalıp yetmezse" sıkıntımda yoktu.
Daha önce yaptığım dondurmalardan birini yapacaktım, son anda aklıma Ramazan'ın ruhuna uygun hurmalı bir dondurma yapmak geldi.
Hurmanın sert yapısı yüzünden dondurmaya çiğ olarak ekleyemezdim.
Bende daha önce hurmalı top kek yaparken uyguladığım tarife uyarak, şekerli suda yumuşayıncaya kadar pişirmeye karar verdim.
Hurmalı top kekin resimlerini halen yayınlamadım😌 İnşallah en kısa zamanda onun tarifini de vereceğim.
"Afiyetle Kalın"

KAHVALTI MASASI 62-KÖYDE AİLE KAHVALTISI (7)

Bugünkü bölümde bir önce ki yazımda bahsettiğim, annemlerle geçirdiğimiz hafta sonunun kahvaltı masası var.
Bir gün önce havanın soğuk ve yağışlı olması sebebi ile mecburen evde yemek yedik, evde vakit geçirdik.
Akşam yemeğinin resimleri👉BURADA
Neyse ki ertesi gün hava biraz açtı, yağmur kesildi.
Bizde bu fırsatı değerlendirdik ve kahvaltımızı ve akşam yemeğimizi balkonda yedik.
Kahvaltı mönüsü klasik kahvaltılıklardan oluştu.
Yeğenlerim patates kızartmasını çok sevdiği için bol bol patates kızarttım.
Bizim için biber kızarttım.
Peynirli börek hazırladım, birde peynir yemeyenler için ayrıca sucuklu börek hazırladım.
Domates ve salatalığın en güzel mevsimi olduğu için bol bol domates salatalık doğradım.
Klasik kahvaltılıklardan peynir çeşitleri, salam ve zeytinle mönüyü tamamladım.
Böğürtlen reçeli ve Serpil yengemin yaptığı dut pekmezi ile tatlı ihtiyacını karşıladık.

AKŞAM YEMEĞİ-4

Bu akşam yemeği masasını Kastamonu'ya tatile gelen kızkardeşim, yeğenlerim ve annem için hazırladım.
Annemin yaz aylarında kullandığı evi Abana'da, bizimkisi Çatalzeytin'de, bu yüzden her zaman bir araya gelemiyoruz.
Bu yüzden günü birlik bir ziyaret olmasını istemedik, yatılı olarak geldiler.
Bizim için 2 günlük çok güzel bir hafta sonu oldu.
Not; Ertesi günün özetini yazının sonunda görebilirsiniz.
Kızkardeşim uzun zaman sonra geldiği için, yemek mönüsünü oluştururken bizim için anısı olan çok sevdiğimiz bazı tarifleri (Tang'li tatlı, sucuklu makarna) mönüye ekledim.
Bu yaz favori tarifim olan buğday cacığını yoğurtlu salata olarak, domates salatasını kaşık salata olarak hazırladım.
Birde biz bu yıl köye geldiğimiz zaman, eltim bahçesinde yetiştirdiği sultani bezelyelerden vermişti.
Beni uzun zamandır takip ediyorsanız sultani bezelyeyi ne kadar çok sevdiğimi bilirsiniz.
Aynı zamanda kızım ve kardeşimde sultani bezelyeyi çok seviyor, bende hep bir arada olacağımız günü düşünerek bezelyeyi o akşama kadar pişirmemiştim.
Sebze olarak etli sultani bezelye pişirdim.
Pilav olarak arpa şehriye pilavını tercih ettim.
Köfteyi klasik köfte yapacaktım, son anda tepside Kıbrıs köftesi yapmaya karar verdim.
İçecek olarak konserve olarak hazırlanan erik kompostosu kullandım.
Tatlı olarak, bizim eski yaz tatillerimizde çok anısı olan Tang'li tatlı yaptım.
Annem ve Tuğba'da elleri boş gelmemişler, annem sütlaç pişirmiş, kızkardeşim de kemikli et ile pişirilerek hazırlanan kara lahana sarması hazırlamış.

TANG'Lİ TATLI

Bugün size nostaljik bir tatlı tarifi vereceğim.
"Bu tatlının nesi nostaljik?" derseniz hemen bizim aile için olan anısını yazayım 😊
Tarih 1990 sonları 2000'li yılların başlarıydı.
Her yaz tatil için memleketimiz Kastamonu'nun şirin sahil kasabası olan Abana'ya gidiyorduk.
O zamanlar henüz köyde evimiz yoktu.
Annem, kızkardeşim, abimin büyük oğlu ve benim çocuklarla birlikte İstanbul'dan yola çıkardık.
Daha çok annemin Abana'da ki evinde tatilimizi geçirirdik.
Önce kısa süreler için tatile çıkıyorduk, daha sonra uzun kalmaya başlayınca Abana'da küçük bir daire tuttuk.
Her yaz o eve tatile gitmeye başladık.
Bende o günlerde piyasaya çıkan Tang toz içecekle sık sık tatlı yapardım.
Tang'li tatlı özellikle çocuklar tarafından çok sevilirdi.
Her çeşidini denedik ama en çok portakallısını sevdik.
Herkesin unutulmaz yaz tatili anıları vardır ya, bizimkisi de o yıllarda Abana'da ki o küçük sevimli evde geçirdiğimiz günler ve sık sık yaptığım Tang'li tatlıydı.