YAMAN ETKİNLİK; KURUTULMUŞ MEYVELER
Bu ayın etkinlik konusu "kurutulmuş meyveler"
Ev sahibimiz; "Sarıkuş" blogunun sahibi Seher Hanım.
Bundan önceki etkinliğe de kuru meyve ile hazırlanmış bir tarif ile katılmıştım.
Bakınız; Kuru Meyvalı Toplar
Yine kuru kayısı ile hazırladığım tart için bakınız; Kayısılı-Fıstıklı Tart
Mart ayının etkinlik konusu belli olunca bu sefer ne zamandır denemek istediğim
kuru kayısılı pastayı yapmaya karar verdim.
Pastanın üzerindeki kayısıları komposto olarak pişirip, bir gün buzdolabında bekletiyorsunuz ve kuru kayısıların görüntüsü yaş kayısı ile aynı oluyor.
Ben kompostoyu pişirdikten sonra 1 gün dolapta bekletmeyip, aynı gün pastayı hazırladım, şekilleri o yüzden çok muntazam olmadı.
Pandispanyayı kakaolu kullandım.
Taze portakal suyu ile pandispanyayı ısladım.
İç kısmına iri çekilmiş ceviz içi serptim.
Kenarlarını file fındık ile kapladım.
Tam orta kısmında pudra şekeri ile çırpılmış 1 çay bardağı taze krema kullandım.
"Afiyetle Kalın"
30 Mart 2009 Pazartesi
KURU KAYISILI PASTA
26 Mart 2009 Perşembe
YULAFLI EKMEK
YE# 43 EKMEK TARİFLERİ;
Bu ayın yemek etkinliğinin konusu; Ekmek.
Etkinliğin ev sahibi ise Binbir Çeşni blogunun sahibi olan Sevgili arkadaşımız Saliha.
Saliha etkinliğe gönderilen bütün tarifler için ayrı bir sayfa açtı, etkinlikte yer alan tarifler BURADA
Etkinliğe Söke unun "Yulaf Unu Karışımı" ile hazırladığım ekmekler ile katılıyorum.
Ekmek yapmak için illa ekmek makinanızın olması gerekmez.
Ben bu ekmekleri ekmek makinası olmadan fırında pişirdim.
Söke unun ekmek yapmak için hazırladığı unlar ile 2 yıl önce Lezzet dergisinin promosyonu ile tanışmıştım.
Dergiden çıkan paket ile ilk defa evde ekmek pişirmiştim.
1 paketin içinde 2 paket un,2 paket maya bulunuyor.
İsterseniz büyük 1 ekmek, yada 2 ekmek yapabiliyorsunuz, yada ihtiyacınız azsa 1 paketini pişiriyorsunuz.
Üst resimde görmüş olduğunuz küçük ekmekleri hepimiz çok sevdik.
Bu ekmekler kızıma Heidi'de ki küçük ekmekleri hatırlattı.
Bu ekmekleri bir pazar sabahı kahvaltı için hazırladım.
Ekmekleri küçük porsiyonlar halinde hazırladıktan sonra üzerlerine çörek otu ve kuru biberiye serptim.
"Afiyetle Kalın"
"Afiyetle Kalın"
24 Mart 2009 Salı
LAHANA ÇORBASI
İstanbul'da 1-2 gündür hava güneşli ama muazzam bir soğuk var.
LAHANA ÇORBASI;
Soğuk havaların vazgeçilmezi çorbalarda masamızda ki yerini almaya devam ediyor.
Eşim sağlıklı olmadığını düşündüğü için hazır çorba içmek istemez.
"Hazır çorba pişireceğine bir tarhana kaynat yada 1-2 sebzeyi bir araya getirip, kendin çorba yap" der.
Bende çeşit çeşit sebzelerle çorba denemesi yapıyorum.
Bu çorbadan pek umudum yoktu ama tadı bize göre çok güzel oldu.
Servis yapmadan önce blender ile krema haline getirdim, görüntüsüde güzel oldu.
Dikkat;
Bu çorbanın "zayıflatan mucize lahana çorbası" ile bir ilgisi yoktur : )
Bu çorbanın "zayıflatan mucize lahana çorbası" ile bir ilgisi yoktur : )
Çorbanın içinde sebze olarak beyaz lahana ve havuç var.
Süt ve un ile meyane hazırlayıp, kıvamını ayarladığınız zaman çorbanız hazır.
Beyaz ve Mor lahana ile hazırladığım bütün tariflerim 👉BURADA
Beyaz ve Mor lahana ile hazırladığım bütün tariflerim 👉BURADA
"Afiyetle Kalın"
LAHANA ÇORBASI;
Malzemeler;
2 su bardağı incecik doğranmış beyaz lahana,
1 çay bardağı rendelenmiş havuç,
1 adet orta boy soğan,
2 su bardağı süt,
1 çay bardağı un,
1 adet tavuk bulyon,
Yarım çay bardağı zeytinyağı,
Tuz,karabiber,nane.
Yapılışı;
Soğanı küçük doğrayın ve zeytinyağında kavurun.
İncecik doğradığınız lahanaları,rendelediğiniz havucu ekleyin 3-4 dakika kavurun.
Üzerine 2 su bardağı su ekleyip,sebzelerin pişmeye bırakın.
2 su bardağı sütün içine, 1 çay bardağı un ilave ederek iyice karıştırın.
Bu karışımı karıştıra karıştıra sebzelere ekleyin.
İçine 1 tavuk bulyon ekleyin.
Bulyon tuzlu olduğu için tuzunu kontrol ederek ekleyin.
Unlu karışımla biraz kaynattıktan sonra ocağı kapatın.
Blender ile çorba krema kıvamında çırpın.
Not; Ben resimde sebzelerin görünmesi için blender ile çırpmadan önce resmini çektim.
Hazırladığınız çorbayı isterseniz kuru nane ile yada naneli ve salçalı kızdırılmış yağ sosu ile servis yapın.
"Afiyet Olsun"
19 Mart 2009 Perşembe
ÇAY DAVETİ-4
Bu masayı geçen yıl ki sömestr tatilinde hazırladım.
Misafirlerim eltim ve 2 kızı, ben, oğlum ve kızım.
Eltimin kızı ve benim oğlum okul için şehir dışında oldukları için, sömestr tatilini fırsat bilerek bir araya geldik.
Genellikle ailece pazar kahvaltısı veya akşam yemeklerinde bir araya geliyoruz.
Fakat o zaman bir koşuşturma telaş derken doya doya oturup, sohbet edemiyorduk.
Bizimde aklımıza gündüz buluşmak geldi, beyleri olayın dışında tutarak bugünü gerçekleştirdik.
Masada istediğimiz kadar oturup, masa başı keyfi yaptık : )
Küçük çocuk olmadığı için, oldukça sakin ve güzel bir gün geçirdik.
"Afiyetle Kalın"
Börek olarak kıymalı gül böreği yaptım.
Masaya sarımsaklı yoğurt, salçalı sos ve nanede getirdim ki, isteyen börek olarak yesin, isteyen soslarla sosyete mantısı olarak hazırlayıp,yesin.
Mönüde yer alanların linklerine tıklayarak, tariflerine ulaşabilirsiniz.
ÇAY DAVETİ MÖNÜSÜ;
Sosyete Mantısı
Örgülü Milföy Börek
Garnitürlü Patates Salatası
Elmalı Örgü Milföy
Çiçekli Top Kek
Meyva Soslu Muhallebi
Misafirlerim eltim ve 2 kızı, ben, oğlum ve kızım.
Eltimin kızı ve benim oğlum okul için şehir dışında oldukları için, sömestr tatilini fırsat bilerek bir araya geldik.
Genellikle ailece pazar kahvaltısı veya akşam yemeklerinde bir araya geliyoruz.
Fakat o zaman bir koşuşturma telaş derken doya doya oturup, sohbet edemiyorduk.
Bizimde aklımıza gündüz buluşmak geldi, beyleri olayın dışında tutarak bugünü gerçekleştirdik.
Masada istediğimiz kadar oturup, masa başı keyfi yaptık : )
Küçük çocuk olmadığı için, oldukça sakin ve güzel bir gün geçirdik.
"Afiyetle Kalın"
Börek olarak kıymalı gül böreği yaptım.
Masaya sarımsaklı yoğurt, salçalı sos ve nanede getirdim ki, isteyen börek olarak yesin, isteyen soslarla sosyete mantısı olarak hazırlayıp,yesin.
Mönüde yer alanların linklerine tıklayarak, tariflerine ulaşabilirsiniz.
ÇAY DAVETİ MÖNÜSÜ;
Sosyete Mantısı
Örgülü Milföy Börek
Garnitürlü Patates Salatası
Elmalı Örgü Milföy
Çiçekli Top Kek
Meyva Soslu Muhallebi
16 Mart 2009 Pazartesi
MUZLU PASTA
Muzu sevmeyen var mıdır acaba?
Benim çocukluğumda muz bulunmaz bir nimetti, o zamanlar (1980'ler) Türkiye'de muz zengin sofralarını süslüyordu.
Kolay kolay manav yada pazardan bulamazdınız, olanlarda çok pahalıydı.
Babam Almanya'da çalıştığı için izne geldiği zaman mutlaka muz da getirirdi.
Şimdiki bolluğa bakınca tuhaf bir durum.
Rahmetli Turgut Özal'ın döneminde yavaş yavaş bazı şeyler değişti, bunlardan biride yurt dışından ithal edilen ürünlerden olan muz olmuştu.
Piyasa bir anda Çikita ve Bonita muzlarla dolmuştu.
Şimdi ben kızıma bunun gibi şeyleri anlatınca, sürekli tezgahlarda gördüğü, eve sorunsuz alınan bir şey olduğu için inanamıyor.
Muzlu pastamıza gelirsek;
Hazır kakaolu pasta tabanı kullandım.
Kakaolu olmasına özellikle dikkat ettim, sarı muzlarla kakaolu pandispanya güzel görüntü veriyor.
İçini yine muzlu ve cevizli hazırladım.
Kenarlarında rendelenmiş tablet çikolata kullandım.
Muzların tam ortasına damla çikolata yerleştirdim.
Muzların üzerine muzların bekledikçe kararmaması için tart jölesi kullandım.
Muz ile hazırladığım diğer tariflerim için, bakınız;
Kakaolu Krep İçinde Muzlu Rulo
Muzlu Rulo Pasta
Muzlu Muffin
Muzlu Milkshake
Izgarada Muz
Vanilyalı Sıcak Muz
"Afiyetle Kalın"
Benim çocukluğumda muz bulunmaz bir nimetti, o zamanlar (1980'ler) Türkiye'de muz zengin sofralarını süslüyordu.
Kolay kolay manav yada pazardan bulamazdınız, olanlarda çok pahalıydı.
Babam Almanya'da çalıştığı için izne geldiği zaman mutlaka muz da getirirdi.
Şimdiki bolluğa bakınca tuhaf bir durum.
Rahmetli Turgut Özal'ın döneminde yavaş yavaş bazı şeyler değişti, bunlardan biride yurt dışından ithal edilen ürünlerden olan muz olmuştu.
Piyasa bir anda Çikita ve Bonita muzlarla dolmuştu.
Şimdi ben kızıma bunun gibi şeyleri anlatınca, sürekli tezgahlarda gördüğü, eve sorunsuz alınan bir şey olduğu için inanamıyor.
Muzlu pastamıza gelirsek;
Hazır kakaolu pasta tabanı kullandım.
Kakaolu olmasına özellikle dikkat ettim, sarı muzlarla kakaolu pandispanya güzel görüntü veriyor.
İçini yine muzlu ve cevizli hazırladım.
Kenarlarında rendelenmiş tablet çikolata kullandım.
Muzların tam ortasına damla çikolata yerleştirdim.
Muzların üzerine muzların bekledikçe kararmaması için tart jölesi kullandım.
Muz ile hazırladığım diğer tariflerim için, bakınız;
Kakaolu Krep İçinde Muzlu Rulo
Muzlu Rulo Pasta
Muzlu Muffin
Muzlu Milkshake
Izgarada Muz
Vanilyalı Sıcak Muz
"Afiyetle Kalın"
13 Mart 2009 Cuma
FIRINDA KÖFTELİ BRÜKSEL LAHANASI
Bu tarif 5-6 yıl önce Lezzet dergisinin bir sayısında çıkmıştı.
Orjinal tarifte mısır nişastası ile sos hazırlanıyor ve fırınlanıyordu, ben beşamel sos ve kaşar ile fırınlıyorum.
Bu tarifi görene kadar Brüksel lahanasının ya etli yemeğini yapıyordum, yada haşlayıp, üzerine yoğurt dökerek servis yapıyordum.
Yapılışı;
Brüksel lahanalarının dış yapraklarından bir kaç tanesini çıkarıp, uzun olan kök kısmını kesin.
Kök kısmını çok kesmemeye dikkat edin yoksa lahana yaprakları birbirinden ayrılarak özelliğini kaybeder.
Yıkayıp, 5-6 dakika haşlayın.
Hemen soğuk sudan geçirerek, fırın tepsisine boşaltın.
Ben fırın tepsisi olarak, büyük boy yuvarlak Borcam kullandım.
Köfte malzemelerini yoğurun ve Brüksel lahanalarının boyutunda yuvarlak köfteler hazırlayın.
Köfteleri kızartarak brüksel lahanaları ile birlikte tepsiye dizin.
Beşamel sosu pişirmek için;
Tereyağını eritip, unu ekleyin ve biraz kavurun.
Kavrulan unun içine ılık haldeki sütü ekleyin.
Mümkünse, pürüzsüz olması için el blenderi ile iyice çırpın.
Tuzunu ekleyip, muhallebi kıvamına gelinceye kadar sürekli karıştırarak pişirin.
Pişen beşamel sosu tepsideki köfte ve Brüksel lahanalarının üzerine yayın.
Önceden ısıtılmış,orta ısıdaki fırında beşamel sos biraz kızarıncaya kadar pişirin.
Fırından çıkarmadan 10 dakika önce rendelenmiş kaşar rendesini de ekleyerek,
kaşarlar nar gibi kızarıncaya kadar pişirin.
Sıcak sıcak servis yapın.
"Afiyet Olsun"
Orjinal tarifte mısır nişastası ile sos hazırlanıyor ve fırınlanıyordu, ben beşamel sos ve kaşar ile fırınlıyorum.
Bu tarifi görene kadar Brüksel lahanasının ya etli yemeğini yapıyordum, yada haşlayıp, üzerine yoğurt dökerek servis yapıyordum.
Brüksel lahanası ile yapılan fazla bir tarif olmadığı için bu tarif hemen dikkatimi çekmişti.
Bizim için Brüksel lahanası ile yaptığım vazgeçilmez bir tarif oldu.
İçinde köfte olduğu için çocuklarda severek yiyebilir.
Brüksel lahanasını 2 paket almanızı öneririm, çünkü paketlerin alt sırasındakiler ya çok ufak oluyor, ya da şekilsiz çıkabiliyor.
2 paketi de haşlayın güzel ve büyük olanları yemeğinizde kullanın, artan lahanaları üzerine tuz, zeytinyağı ve birazda yoğurtla tatlandırarak salata olarak tüketebilirsiniz.
Malzemeler;
2 paket Brüksel lahanası,
Köftesi için;
300 gram köftelik kıyma,
1 paket köfte harcı,
1 adet yumurta,
Yarım demet dereotu veya maydanoz.
Köfteleri kızartmak için; 1 su bardağı ayçiçek yağı.
Beşamel sos için;
2 yemek kaşığı tereyağ veya margarin.
1 su bardağı un,
3 su bardağı süt,
Tuz.
Üzerine;
2 su bardağı rendelenmiş kaşar peynir.
Yapılışı;
Brüksel lahanalarının dış yapraklarından bir kaç tanesini çıkarıp, uzun olan kök kısmını kesin.
Kök kısmını çok kesmemeye dikkat edin yoksa lahana yaprakları birbirinden ayrılarak özelliğini kaybeder.
Yıkayıp, 5-6 dakika haşlayın.
Hemen soğuk sudan geçirerek, fırın tepsisine boşaltın.
Ben fırın tepsisi olarak, büyük boy yuvarlak Borcam kullandım.
Köfte malzemelerini yoğurun ve Brüksel lahanalarının boyutunda yuvarlak köfteler hazırlayın.
Köfteleri kızartarak brüksel lahanaları ile birlikte tepsiye dizin.
Beşamel sosu pişirmek için;
Tereyağını eritip, unu ekleyin ve biraz kavurun.
Kavrulan unun içine ılık haldeki sütü ekleyin.
Mümkünse, pürüzsüz olması için el blenderi ile iyice çırpın.
Tuzunu ekleyip, muhallebi kıvamına gelinceye kadar sürekli karıştırarak pişirin.
Pişen beşamel sosu tepsideki köfte ve Brüksel lahanalarının üzerine yayın.
Önceden ısıtılmış,orta ısıdaki fırında beşamel sos biraz kızarıncaya kadar pişirin.
Fırından çıkarmadan 10 dakika önce rendelenmiş kaşar rendesini de ekleyerek,
kaşarlar nar gibi kızarıncaya kadar pişirin.
Sıcak sıcak servis yapın.
"Afiyet Olsun"
11 Mart 2009 Çarşamba
DENİZ BÖRÜLCESİ
Pazar günü Beylikdüzü'ndeki Real markete gittim.
Bir yemek blogcusu için tam bir cennet diyebilirim.
Sebze ve meyva reyonunda aklınıza gelebilecek pek çok çeşidi bulmak mümkün.
Birde tabak-züccaciye reyonu varki kızımın beni o reyondan ayırması oldukça zor oldu : )
Sebze reyonunda çok çeşit var, her yerde karşınıza çıkmayacak çeşitlerden bahsediyorum.
Yemek dergilerinde gördüğüm kendisiyle bizzat karşılaşmadığım deniz börülcesini de sebze reyonunda buldum.
Yanında 1 pakette taze soya filizi aldım.
Niyetim ikisinide ayrı ayrı pişirmekti ama sonradan ikisinide 1 tarifte kullanmaya karar verdim.
Eve gelince ilk yaptığım işlerden biri internetten deniz börülcesi ile ilgili bilgiler aramak oldu.
Doğrusu kılçıklı bir bitki olduğunu, haşlayınca kılçıklarından sıyırmamız gerektiğini bilmiyordum.
Birde deniz kenarında yetiştiği için tuzlu olduğunu ve pişiriyorken asla tuz atmamamız gerektiğini bilmiyordum.
Tarifler genellikle aynıydı, haşlayıp-kılçıklarını çıkardıktan sonra ya zeytinyağı-limon-sarımsakla servis yapılıyordu, yada yoğurtlu olarak servis yapılıyordu.
Ben biraz renkli olsun diye közlenmiş kırmızı biber ve taze soya filizi ile servis yaptım.
Çok lezzetli ve güzel olmuştu, tavsiye ederim.
"Afiyetle Kalın"
DENİZ BÖRÜLCESİ HAKKINDA BİLGİLER;
Deniz börülcesi (Salicornia europaea),
Ispanakgiller (Amaranthaceae) familyasından bir bitki türü.
Deniz börülcesi, deniz kıyısına yakın yerlerde yetişen bir bitkidir.
Deniz kıyılarında suyun gel-git yaptığı yerlerde sular çekildikten sonra yetişen bu bitki, tuzlu, ekşi ama lezzetlidir.
Daha çok ilkbaharda tüketilir; çünkü sonbahara doğru deniz tuzunu iyice içine çeker.
Haşlanarak salatası yapılır.
İyotlu topraklarda yetiştiğinden iyot eksikliğine bağlı guatr hastalığına iyi gelir.
İdrar artırıcı ve kuvvet vericidir.
Çiğ tüketildiğinde mutlaka sirke kullanmak gerekir.
Sarımsak, limon ve zeytinyağı karıştırılarak yapılan sos ile de tüketilir
Sirkeyle tatlandırılıp tek başına veya salata içinde de hazırlanabilir.
Mayıstan itibaren toplanır, başakları kullanılır.
Hem deniz suyunda hem de tuzlu topraklarda yaşayabildiğinden deniz suyunda bulunan pek çok minerali içinde biriktirir.
Bu yüzden sodyum, potasyum, magnezyum, iyot, kükürt, kalsiyum, fosfor, demir, çinko, manganez ve bakır bulundurur.
Bu bilgiler Vikipedia' dan alınmıştır.
DENİZ BÖRÜLCESİ;
Malzemeler;
1 bağ deniz börülcesi,
1 kase taze veya konserve soya filizi,
1 kavanoz közlenmiş kırmızı biber,
1 adet kuru soğan,
Yarım limon,
1 diş sarımsak,
1 çay bardağı sızma zeytinyağ.
Yapılışı;
Deniz börülcesinin saplarını kesip,yıkayın.
Kaynayan suyun içine atıp, haşlayın.
DİKKAT; Deniz börülcesi tuzlu olduğu için hiç tuz ilave etmeyin.
Haşlanan börülceleri, soğuk sudan geçirip, kılçıklarını çıkarın.
Kılçıklarını çıkarmak için;
Börülceyi sap kısmından tutup, dallarından tutun ve kendinize doğru çekerek kılçıklarından sıyırın.
Ayıkladığınız börülceye biraz sızma zeytinyağı ve ezilmiş sarımsak ilave ederek karıştırın.
Soya filizini taze aldıysanız, 1 adet küçük doğranmış kuru soğan ile birlikte zeytinyağında soteleyin, soya filizine biraz tuz ekleyebilirsiniz.
Servis tabağına önce közlenmiş kırmızı biberleri dizin.
Üzerine deniz börülcesini, en üstte de sote yapılmış soya filizini ekleyin.
"Afiyet Olsun"
10 Mart 2009 Salı
KIŞ SALATASI
Kış bitmek üzere ama biz henüz kar göremedik.
Oysa geçen yıl İstanbul'da Şubat ayında 3-4 günde olsa ne güzel kar yağmıştı.
Bu yıl o resimlere bakıp, anılarımızı tazeliyoruz, karla bizzat karşılaşamadık.
Bakınız; Muhterem'le Geziye-İstanbul'a kar yağdı.
Bu yıl kardan daha çok yağmur yağdı.
İnşaalllah yazın bu yağışların faydasını göreceğiz.
En azından İstanbul'un su sıkıntısı olmayacak.
Hatırlıyorum da 1988-1990 yıllarıydı, İstanbul'da çok büyük su sıkıntısı vardı.
Haftada 3 gün su veriliyordu, o su da geceleri veriliyordu.
Öyle kenar mahalle yada semtlerden bahsetmiyorum, İstanbul'un göbeği Şişli'de oturuyorduk.
Gün aşırı geceleri su bidonlarını doldurur, harıl harıl çamaşır yıkardık.
O zaman çamaşır makinalarının çoğu merdaneliydi, makinanın suyunu kendimiz doldurup, kendimiz boşaltıyorduk 😒
Hemen hemen her evin ve apartmanın su deposu olurdu ama yine su yetmezdi.
Eskiden mahalle çeşmeleri olurdu, eve yakın olmasa bile mecburen su bidonları ile çeşmelerden su taşırdık.
Hey gidi günler, önce suyumuz olduğu için, sonrada çamaşır makinaları otomatik olduğu için
şükrediyorum 😍
"Afiyetle Kalın"
Oysa geçen yıl İstanbul'da Şubat ayında 3-4 günde olsa ne güzel kar yağmıştı.
Bu yıl o resimlere bakıp, anılarımızı tazeliyoruz, karla bizzat karşılaşamadık.
Bakınız; Muhterem'le Geziye-İstanbul'a kar yağdı.
Bu yıl kardan daha çok yağmur yağdı.
İnşaalllah yazın bu yağışların faydasını göreceğiz.
En azından İstanbul'un su sıkıntısı olmayacak.
Hatırlıyorum da 1988-1990 yıllarıydı, İstanbul'da çok büyük su sıkıntısı vardı.
Haftada 3 gün su veriliyordu, o su da geceleri veriliyordu.
Öyle kenar mahalle yada semtlerden bahsetmiyorum, İstanbul'un göbeği Şişli'de oturuyorduk.
Gün aşırı geceleri su bidonlarını doldurur, harıl harıl çamaşır yıkardık.
O zaman çamaşır makinalarının çoğu merdaneliydi, makinanın suyunu kendimiz doldurup, kendimiz boşaltıyorduk 😒
Hemen hemen her evin ve apartmanın su deposu olurdu ama yine su yetmezdi.
Eskiden mahalle çeşmeleri olurdu, eve yakın olmasa bile mecburen su bidonları ile çeşmelerden su taşırdık.
Hey gidi günler, önce suyumuz olduğu için, sonrada çamaşır makinaları otomatik olduğu için
şükrediyorum 😍
"Afiyetle Kalın"
6 Mart 2009 Cuma
KÜP KEK PASTASI
Bu tarifi geçenlerde sevgili arkadaşım Disal'de gördüm.
Çok hoşuma gitti, hem çok pratikti, hem de çok güzel görünüyordu.
Hemen denedim, üstelik tadı da nefis oluyor.
Eee daha ne olsun, bir tariften daha ne beklenir : )
Bu arada Disal muhallebi kısmını puding ile yapmış, ben klasik tavuk göğsü ile hazırladım.
Kalabalık misafirlere yapacağım için dikdörtgen Borcam kullandım, pudigle her tarafını kaplayamayacağımı düşündüğüm için tavuk göğsü tatlısında kullandığım muhallebiden pişirip, bol bol onu kullandım.
Muhallebi piştikten sonra içine küçük bir pakat labne peyniri ekliyorum.
Kek için ben hazır kakaolu pasta tabanı kullandım.
Keki kendiniz de yapabilirsiniz yada evde olan 1 gün önceden kalmış kekleride kullanabilirsiniz.
Birde süslemek için hazır çikolata sosu yerine pastatabanın artan kısmını ufalayarak üstünü kaplayabilirsiniz.
"Afiyetle Kalın"
KÜP KEK PASTASI;
Malzemeler; (Ölçüler dikdörtgen Borcam içindir)
1 adet hazır kakaolu pasta tabanı,
Muhallebisi için;
100 gram margarin,
2 su bardağı un,
2 su bardağı toz şeker,
2 litre süt,
2 paket vanilya,
1 portakalın rendelenmiş kabukları,
Piştikten sonra eklemek için;
1 küçük paket labne peyniri,
Üzeri için;
Margarini eritin, içine unu ekleyip, un kokusu gidene kadar 6-7 dakika kavurun.
Sütü ılıtın ve kavrulmuş unun üzerine ekleyin.
Toz şekeri ve vanilyayıda ekleyerek sürekli karıştın.
El blenderi ile pürüzsüz oluncaya kadar çırpın.
Muhallebi kıvamına gelinceye kadar (sürekli karıştırarak) pişirin.
Piştikten sora içine labne peyniri ekleyip karıştırın.
Muhallebiden 2 kepçe kadar alıp, Borcam'a yayın.
Kakaolu kekleri küp küp doğrayın.
Borcam'da ki muhallebinin üzerine küp kekleri yerleştirin.
Keklerin üzerine kalan muhallebiyi yayın.
Çikolatalı sosu, 2,5 su bardağı süt ile pişirin.
Hazırladığınız sosu muhallebinin üzerine yayın.
Muhallebi iyice soğuduktan sonra buzdolabında 2-3 saat bekletin.
Üzerini kuruyemiş veya hindistan cevizi ile süsleyip, dilimleyerek servis yapın.
"Afiyet Olsun"
Çok hoşuma gitti, hem çok pratikti, hem de çok güzel görünüyordu.
Hemen denedim, üstelik tadı da nefis oluyor.
Eee daha ne olsun, bir tariften daha ne beklenir : )
Bu arada Disal muhallebi kısmını puding ile yapmış, ben klasik tavuk göğsü ile hazırladım.
Kalabalık misafirlere yapacağım için dikdörtgen Borcam kullandım, pudigle her tarafını kaplayamayacağımı düşündüğüm için tavuk göğsü tatlısında kullandığım muhallebiden pişirip, bol bol onu kullandım.
Muhallebi piştikten sonra içine küçük bir pakat labne peyniri ekliyorum.
Kek için ben hazır kakaolu pasta tabanı kullandım.
Keki kendiniz de yapabilirsiniz yada evde olan 1 gün önceden kalmış kekleride kullanabilirsiniz.
Birde süslemek için hazır çikolata sosu yerine pastatabanın artan kısmını ufalayarak üstünü kaplayabilirsiniz.
"Afiyetle Kalın"
KÜP KEK PASTASI;
Malzemeler; (Ölçüler dikdörtgen Borcam içindir)
1 adet hazır kakaolu pasta tabanı,
Muhallebisi için;
100 gram margarin,
2 su bardağı un,
2 su bardağı toz şeker,
2 litre süt,
2 paket vanilya,
1 portakalın rendelenmiş kabukları,
Piştikten sonra eklemek için;
1 küçük paket labne peyniri,
Üzeri için;
1 paket çikolatalı sos,
Sosu pişirmek için;
2,5 su bardağı süt,
Kuruyemiş veya hindistan cevizi.2,5 su bardağı süt,
KÜP KEK PASTASI TARİFİ;
Muhallebiyi pişirmek için;Margarini eritin, içine unu ekleyip, un kokusu gidene kadar 6-7 dakika kavurun.
Sütü ılıtın ve kavrulmuş unun üzerine ekleyin.
Toz şekeri ve vanilyayıda ekleyerek sürekli karıştın.
El blenderi ile pürüzsüz oluncaya kadar çırpın.
Muhallebi kıvamına gelinceye kadar (sürekli karıştırarak) pişirin.
Piştikten sora içine labne peyniri ekleyip karıştırın.
Muhallebiden 2 kepçe kadar alıp, Borcam'a yayın.
Kakaolu kekleri küp küp doğrayın.
Borcam'da ki muhallebinin üzerine küp kekleri yerleştirin.
Keklerin üzerine kalan muhallebiyi yayın.
Çikolatalı sosu, 2,5 su bardağı süt ile pişirin.
Hazırladığınız sosu muhallebinin üzerine yayın.
Muhallebi iyice soğuduktan sonra buzdolabında 2-3 saat bekletin.
Üzerini kuruyemiş veya hindistan cevizi ile süsleyip, dilimleyerek servis yapın.
"Afiyet Olsun"
3 Mart 2009 Salı
FIRINDA KIYMALI KARNABAHAR
Karnabahar, çoğu kimsenin sevmediği bir sebze.
Piştiği zaman evde bıraktığı kokuda hiç hoş değil ama faydaları da saymakla bitmeyecek bir sebze.
Pişirme şeklinde değişiklik yaparak kendi ağız tadınıza uygun olan karnabahar yemeğini ortaya çıkarabilirsiniz.
Sevmeyenler;
Fırında bu şekilde bol kaşarlı ve beşamel soslu olarak pişirip, karnabahara bir şans daha verin.
"Afiyetle Kalın"
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)